26 Aralık 2010 Pazar

Askerlik...

           Şu an askerdeyim, milyonlarca insanın yaptığı ama gidilmeyince anlaşılmayan garip bir saçmalık askerlik... İnsanın içinde azıcık vatan sevgisi varsa onu da alıp götürüyorlar sağolsunlar. Bi de şu var, o kadar saçmalığın içerisinde, oraya gelen uzun dönem askerlerin yaptığı devrecilik denen ilginç bişey daha var, ilk gelen daha üstündür falan. Mantık yok zaten. Yer ankara eşref bitlis kışlası, müsamere bölük komt. Açıkçası çok sıkmıyorlar bizi, spor, sürünme falan yok en azından şimdilik. Cuma günü yemin törenini yaptık, tamamen şekilden ibaret, 1 saatlik bir tören. Yine de askerliğin temelindeki o saafiyetin tadına varmadım değil. İstiklal marşı , yemin insanı az da olsa gururlandırıyor. Ama gelgelelim törenin diğer yönü hiç de öyle değil. Hiç kırprdamıcan, şu olunca şunu yapacan, vs...Her gün kısa dönem olduğuma şükrediyorum açıkçası. Yerimiz o kadar rahat olmasına rağmen, hürriyetinizin sözde peygamber ocağı denilen küçücük bir alanda saçma sapan gerekçe ve emirlerle kısıtlanması, askerliğin ilk günlerinde zor alışılan bir durum. Bulunduğumuz yerden dağıtım ihtimalimiz olan üç yer var, ben ingilizce öğretmeni olduğum için, söylenenlere göre anıttepe aile destek merkezinde kalacağım. Orada komutanların çocukları için açılan bir kursta hafta sonları ders vereceğim. İnşallah böyle olur, daha sonra başlayacağım öğretmenlik için de deneyim kazanmış olururm. Şimdilik bu kadar...